©Türkiye Arkeolojik Yerleşmeleri - TAY Projesi


Gözlükule

Çizimler için tıklayın...

maps

Fotoğraflar için tıklayın...

Gözlükule
Türü:
Höyük
Rakım:
150 m
Bölge:
Akdeniz
İl:
Mersin
İlçe:
Tarsus
Köy:
Merkez
Araştırma Yöntemi:
Kazı
Dönem:
İlk Orta Son

     


Yeri: Mersin kentinin kuzeydoğusundaki Tarsus İlçesi'nin güneybatı kesiminde; günümüzde ilçenin bir parkı olarak da kullanılan büyük bir höyüktür. Bazı arkeoloji yazılarında; kısaca Tarsus adı ile anılmaktadır.
Konumu ve Çevresel Özellikleri: 300 m çapında; 25 m yüksekliğinde büyük bir höyüktür. Tarsu/Tarse adlı Klasik çağ kenti hem tepenin üstünde; hem de modern Tarsus kentinin altında uzanmaktadır [Seton-Williams 1954:169]. Bu özelliğinden dolayı iki tepecikten oluştuğu ileri sürülmektedir.
Tarihçe:
Araştırma ve Kazı: Gözlükule'de gerçekleştirilen kazıları 2. Dünya Savaşı'ndan önce ve sonra olarak iki grupta toplayabiliriz. 1934; 1936-37 yılı kazıları savaştan önce gerçekleşmiştir. Savaştan sonra 1947-49 yıllarında Amerikan-Tarsus Araştırma ekibi adına Bryn Mawr Koleji yönetiminde H. Goldman başkanlığında tekrar kazılmıştır. Höyükte Kalkolitik Çağ katlarına ancak 3.5x4.5 m boyutlarında bir açma ile inilebilmiştir [Goldman 1956:şek.1;2]. The Chalcolithic Age levels were revealed in a 3.5x4.5 m trench [Goldman 1956:fig.1; 2]. Ana toprağa; taban suyu yüzünden ulaşılamamıştır. Tepenin güneydoğu yamacında ve altındaki düzlükte açılan açmalarda ise; Son Kalkolitik Çağ mezarlığına rastgelinmiştir [Goldman 1956:6-7]. Eylül 2000'de ilk kazı ekibi üyelerinden M.J. Mellink ile Boğaziçi Üniversitesi; Fen-Edebiyat Fakültesi; Tarih Bölümü'nden bir ekip ön hazırlık yaparak; 2001 yılında Gözlükule ve etrafında yeniden araştırmalara başlamıştır. Kazılara 2007 yılında Boğaziçi Üniversitesi tarafından A. Özyar başkanlığında yeniden başlanmıştır. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hazırlanmış tescilli arkeolojik sit alanları listesinde yer almaktadır.
Tabakalanma: Neolitik Çağ'dan Klasik Döneme (antik Tarse kenti) kadar iskan gören yerleşmenin kültür tabakalanması harf veya rakkamlarla değil; çağ isimlerine göre belirtilmiştir. Kazı sonuçlarına göre; Kalkolitik Çağ tabakalarının alt kotu 30.5 m'dir. Buna karşılık gerek yüzey bulgularından; gerek açma içinde çıkan tek tük çanak çömlek parçalarının varlığından; yerleşmenin Neolitik ve İlk Kalkolitik Çağ tabakalarına sahip olduğu ileri sürülmektedir. Kazıda saptanan Kalkolitik Çağ tabakaları ve ilgili derinlik kodları şu şekildedir: 30.5-30.0 m: Obeid Dönemi 30.0-27.0 m: Son Kalkolitik Çağ
Buluntular: Mimari: Kalkolitik Çağ mimarisi hakkındaki bilgilerimiz yok denecek kadar azdır. 30 m ile 28.8 m arasında; sarı renkli kilden tabanlar; kül izleri; ocak parçaları 3-5 cm kalınlıkta tabakalar halinde üst üste ortaya çıkmaktadır. 28.8 m'de pembemsi kireç taşından direk altlığına benzeyen bir taş ortaya çıkmıştır. Bir tabanda geyik boynuzları ele geçmiştir. Çanak çömlek parçaları taban üstlerinde bulunmaktadır. Üstteki kotlarda ise dörtgen planlı ocaklar bulunmuştur. Çanak Çömlek: Tabakasız olarak yüzeyde ele geçen erken yapım çanak çömlekleri; açık renk astar üzerine mat kırmızı boyalı mal; devetüyü-portakal renkli astar üzerine parlak kırmızı boyalı mal; Halaf ve Halaf etkili mal ve karışık fırça izli mal olarak gruplandırılmıştır. 30.5-30.0 m arasındaki Obeid Dönemi veya Obeid çağdaşı mallar ise standart açık renkli mal; bezemeli mal; kaba mallar; kumlu mutfak malları; kaba gevrek mal; kırmızı açkılı mal; gri açkılı mal adları altında tanıtılmaktadır. 30.0-27.0 m arasındaki Son Kalkolitik Çağ çanak çömlekçiliğinde ise hafif astarlı saman yüzlü mal; sıvazlanmış yüzlü hafif astarlı mal; sırma şerit boya bezemeli mal; çizgi bezemeli mal; kaba saman yüzlü mal; mutfak malları görülmektedir. M.J. Mellink tarafından Gözlükule'nin tüm bu mal grupları ayrıntılı bir şekilde tanıtılmaktadır [Goldman 1956:72-91]. Yontma Taş: Bu endüstri hakkında ayrıntılı bir bilgi verilmemektedir. Delgi ve kazıyıcıların yanı sıra ok ucu sap parçaları bulunmuştur. Bazıları tek bazıları çift taraflı düzeltilidir. Hem obsidiyen; hem çakmaktaşı beraberce kullanılmıştır. Obsidiyenin Ilıcapınar'dan ithal edildiği iddia edilmektedir. Sürtme Taş: Yeşil taş; sarı kireç taşı; siyah mermer gibi malzemelerden çeşitli nesneler üretilmiştir. Bu konuda fazla bir bilgi verilmemektedir. Maden: Kalkolitik Çağ katlarında ele geçen bir kurşun halka ve diğer bazı kurşun parçaları; maden teknolojisinde önemli adımlar atıldığını belgelemektedir. İnsan Kalıntıları: Merkez koninin dışında; yamaçtaki düzlükte; modern yolun yanında açılan; 8 ve 9 no ile gösterilen iki küçük açmada Osmanlı; Roma Dönemi dolgularından sonra; yaklaşık 5 m derinde; Son Kalkolitik Çağ tabakalarına girilmiştir. 3.5x3.5 m ölçülerindeki 9 no'lu açmada 7 mezar saptanmıştır. Ölülerin bazıları iri çömlek/küp mezar içine konmuştur. "L" biçimli 8 no'lu açmada ise bazıları küp içine konan 3 ölüye ait kemikler ele geçmiştir. İskeletlerin hemen hemen tümü çocuklara aittir. Büyük küplerin içine iki veya daha fazla ölü konmuştur [Özgüç 1948b:27]. Bunların bazılarının ikincil gömü olduğu ileri sürülmektedir. Küplerin içine armağan olarak; tepede ortaya çıkan ve Son Kalkolitik Çağ çanak çömleğine benzeyen tek renkli çömlekler bırakılmıştır.
Kalıntılar:
Yorum ve tarihleme: Gözlükule'nin alt tabakalarında; gerek mimari gerek küçük buluntu açısından kayda değer pek buluntu yoktur. Bu açıdan yerleşme; Anadolu arkeolojisine Kalkolitik Çağ hakkında fazla bir bilgi kazandırmamıştır. Mersin Yumuktepe ile karşılaştırmalar yapılmaktadır. Özellikle Son Kalkolitik Çağ mezarlığı olarak tanıtılan yerleşme dışı mezarlığın tarihlenmesinde; farklı fikirler ileri sürülmektedir. Boyalı malların; Çukurova'ya has ilk boyalı mallara ait olması ilginçtir.


Liste'ye