©Türkiye Arkeolojik Yerleşmeleri - TAY Projesi
|
|
|
|
Kazane Höyük |
|
Çizimler için tıklayın... |
Fotoğraflar için tıklayın... |
Türü:
|
Höyük |
Rakım:
|
560 m |
Bölge:
|
Güneydoğu Anadolu |
İl:
|
Şanlıurfa |
İlçe:
|
Merkez |
Köy:
|
Konuklu |
Araştırma Yöntemi:
|
Kazı |
Dönem:
|
İTÇ III |
|
|
|
Yeri: Şanlıurfa İli'nin yaklaşık 4 km güneydoğusunda yer alır. Urfa Tüneli yapımı sırasında kısmen tahrip olan höyük; Güneydoğu Anadolu'nun; Yukarı Mezopotamya'nın kuzey stepleriyle birleştiği yerde bulunmaktadır. |
Konumu ve Çevresel Özellikleri: Kazane; höyük yerleşmesi dışında 3. binin ortalarında gelişen bir aşağı şehir ve şehir dışı yapılarıyla büyük ve sürekli iskan gören bir merkez görünümündedir. Höyükteki en eski dönem olan Halaf yerleşmesi 10 hektardan daha geniş bir alanı kaplamaktadır. Son Kalkolitik ve İlk Tunç Çağı tabakalarından elde edilen bitkisel kalıntılara göre; söz konusu dönemlerde çevrede kamış; saz ve ot türü bitkiler oldukça çoktur. Bu durum; çevrenin daha nemli; taşkın ovasının; en azından mevsimsel olarak daha nemli olduğu ve derin olmayan bir çayın varlığı gibi jeolojik bulguları destekler görünümdedir. Ovayı çevreleyen tepelerin yamaçları ise olasılıkla ormanlıktır ve bu çevre koşulları 3. binin ortalarına kadar sürmüş olmalıdır [Wattenmaker 1997:83]. |
Tarihçe: |
Araştırma ve Kazı: Kazane Höyük'de kazıya başlamadan önce kazı ekibi; höyüğün yüzeyini sistemli bir şekilde araştırmış ve çanak çömlek yoğunluğuna bakarak yerleşmenin sınırlarını ve buranın hangi dönemlerde iskan edilmiş olduğunu saptamıştır. 1992 yılında P. Wattenmaker (ABD; Virginia Üniversitesi) yönetiminde başlayan kazıların; başlama sebeplerinden biri; GAP projesi çerçevesinde inşa edilen ana su kanalının höyüğün güney ve doğusundan, aşağı şehirden geçmesi ve bu kanala bağlı sulama sisteminin yine aşağı şehir ve dış şehirdeki bazı alanları tahrip edeceği tehlikesidir. Höyüğün tabakalanmasını saptamak amacıyla üç yerde çalışılmıştır. Höyüğün batısındaki özellikle MÖ 4. bin yerleşmelerinin saptanmasına yönelik basamaklı açma (H alanı); tepenin doğusunda "Aşağı Şehir" (C alanı) ve höyüğün güneyinde "Dış Şehir" adıyla anılan yerdeki (F alanı) açmalar açılmıştır. Ön Halaf ve Halaf tabakaları ise 1996-1998 yıllarında R. Bernbeck; S. Pollock ve C. Coursey tarafından çalışılmıştır. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hazırlanmış tescilli arkeolojik sit alanları listesinde yer almaktadır. |
Tabakalanma: Kazane Mevkii olarak bilinen höyük ve çevresinin Son Neolitik Çağ; Halaf Dönemi; Son Kalkolitik Çağ; İlk Tunç Çağı; Orta Tunç Çağı'nda yerleşime maruz kaldığı gerek kazı gerek yüzey bulgularına göre saptanmıştır. İçlerinde en önemli yerleşme İlk Tunç Çağı II ve III. evrelere ait yerleşmedir. Orta Tunç Çağ iskanı varlığı ancak çanak çömlek bulgularına dayanarak söylenmektedir. |
Buluntular: Mimari: Kazane'nin mimari açıdan en zengin buluntularını İlk Tunç Çağı II ve III. evreler vermiştir. Bu evrede yerleşimin İlk Tunç Çağı I. evreye göre çok büyüdüğü görülmektedir. Bu döneme ait tepe yerleşmesinin pek kazılmamış olduğu ama buna karşılık Aşağı Şehir'de C alanında yapılan kazıda dışı taş temelli anıtsal boyutta müdafaa yapısı ile çevrili kerpiç bir yapı ortaya çıkarılmıştır. Doğu-batı istikametinde uzanan dış duvarın (?) uzunluğunun 50 m'yi geçtiği görülmektedir. Kuzey-güney istikametinde uzanan duvarın ancak 18 m gün ışığına çıkarılmıştır. Yapının şimdilik en az 900 metrekare olduğu görülmektedir. Yapım tekniğinde; temelin iç ve dışına yüz veren iri taşların; ortaya ise daha küçük boyutlu taşların konduğu görülmektedir. Taşlar çamur harç ile birleştirilmiştir. Temel 1 m kalınlığında üç sıralı olarak bulunmuştur. Temelin üst kısmının; içdeki yapı gibi muntazam dökülmüş kerpiç tuğlalarından yapıldığı izlenmektedir. Giriş ya da geçit denebilecek ince uzun koridor biçimli mekan 13 m uzunluğundadır. Bu taş yapının kuzey kısmında yerleşme merkezine doğru olan kısımda bulunan kerpiç yapıda ise şimdilik iki yapı katı görülmektedir. Üstteki evre derin sürülen pulluk yüzünden tahrip olmuştur. Alttaki evre daha iyi bulgu vermektedir. Her ikisinde de kerpiç duvarlar sıvalıdır. Ortaya çıkarılan mekanların birbirlerine geçit verdiği izlenmektedir. Bu mekanlardan doğudaki odada kül; kömür ve karbonize olmuş tahıl taneleri çok sayıda ele geçmiştir. Bu odadaki dolgu diğer odalardan daha fazladır. F alanında yani Dış Şehir'de yüzey bulgularına göre işlik alanları olabilecek yerde yapılan kazıda; taş temelli bir yapının bir kesimi ortaya çıkarılmıştır. Bu yapının Aşağı Şehir'deki yapının üst yapım safhası ile çağdaş olabileceği tahmin edilmektedir. Bulgularından olasılıkla kumaş dokuma yeri olabileceği yorumlanmaktadır. Çanak Çömlek: Yörede İlk Tunç Çağı I. evreye has pervaz dudaklı kapların parçaları bu evrenin en azından var olduğunu ispatlamaktadır. Kazane'nin Aşağı Şehir kazılarında; bölgede İlk Tunç Çağı II. evreye tarihlenen diğer yerleşim yerlerinde bulunan çanak çömleklerden tüm kaplar ve parçalar ortaya çıkarılmıştır. Basit yalın mal; yatay saklı astar bezemeli mal; metalik/taş mal; bant/kuşak boya bezemeli mal; lekeli banyo astarlı mal gibi mallardan parçalar toplanmıştır. Bezemeli mal örneklerin %30 gibi yüksek bir oranda karşımıza çıkması endüstrinin ilginç sonuçlarından biridir. Olasılıkla; boya bezemeli maldan kapların; yerleşmedeki çömlekciler tarafından üretildiği yorumu yapılabilir. Küçük Buluntular: Yonga taş endüstri örnekleri; kaba taş aletler; kemik bız; pişmiş toprak disk; tunç iğne; bakır dikiş iğnesi gibi az sayıda buluntu çıkmıştır. Dış Şehir kazısında da iki kaide; mühür baskılı depolama kabı; yontma taş aletlerden bazıları; bir orak-bıçak ve kilden hayvan figürü ele geçmiştir. Hayvan: Dış şehir kazısında saptanan yapı içinde koyun; keçi ve sığır kemikleri bulunmuştur. |
Kalıntılar: |
Yorum ve tarihleme: Kazane Höyük İlk Tunç Çağı yerleşimi; kazı başkanına göre 40 hektar civarındaki yerleşim alanı ile şimdilik Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin en büyük yerleşim yeri olma hüviyetini taşımaktadır. Buna karşılık yörede gerçekleştirilen yüzey araştırmalarında çoğunlukla Aşağı/Alt Şehir ve Dış Şehir (sur dışı yerleşme) kavramlarına bakılmadan yalnız tepe kesimi araştırılmakta; bu yerleşimlerin sadece tepe konisinden ibaret olduğu anlatılmaktadır. Bu açıdan şimdilik Kazane'nin en büyük yerleşim yeri olduğunu söylemek yanıltıcı olabilir. Kazane'nin İlk Tunç Çağı yerleşimi için yakınındaki Titriş Höyük ile karşılaştırma yapmak gerekmektedir. Kazılan alanlardaki yapıların özenli işcilikleri; anıtsal olmaları bizi; kesinlikle şehir olgusu taşıyan bir yerleşme ile karşı karşıya kaldığımızı göstermektedir. İş bölümlü bir ekonomi vardır. Kenti idare eden başkanın olasılıkla tepe ya da yakın çevresinde var olan İç Kale'de yaşadığı ileri sürülebilir. Kazane Höyük kazılarının devamı Şanlıurfa kentinin çevredeki en önemli yerleşimi hakkında fikir verecektir. |