©Türkiye Arkeolojik Yerleşmeleri - TAY Projesi


Tell Açana / Alalakh

Çizimler için tıklayın...

maps

Fotoğraflar için tıklayın...

Tell Açana / Alalakh
Türü:
Höyük
Rakım:
160 m
Bölge:
Akdeniz
İl:
Hatay
İlçe:
Reyhanlı
Köy:
Tayfursökmen
Araştırma Yöntemi:
Kazı
Dönem:
İTÇ III

     


Yeri: Hatay il merkezinin kuzeydoğusunda; Amik Ovası'nın doğusunda; Türkiye-Suriye sınırında; Reyhanlı İlçesi'nin güneybatısında; Varışlı Köyü'nün kuzeybatısında; Tayfursökmen Köyü'ne yaklaşık 3 km mesafede yer almaktadır.
Konumu ve Çevresel Özellikleri: Asi (Orontes) nehrinin kenarında yer alan ve Antik adı Alalakh olan Tell Açana Höyüğü yörenin önemli ve oldukça büyük bir höyüğüdür.
Tarihçe:
Araştırma ve Kazı: Amik Ovası'nın bu önemli höyüğünde; 1937-39 ve 1946-49 yıllarında L. Woolley yönetiminde yapılan kazılar; 1978 yılından itibaren J. Matthers tarafından yeniden başlatılmıştır. 1936 yılında; Amik Ovası'nda; Chicago Üniversitesi Doğu Bilimleri Enstitüsü adına yapılan yüzey araştırmasında; 136 no'lu buluntu yeri olarak belirtilmiştir. Höyüğün alt tabakalarına; ancak 13-15/L-K karelerinde; "Yarim-Lim Sarayı" olarak anılan büyük binanın güneyindeki geniş alanda çukur açma olarak nitelendirilen açmada (üstte 13x25 m boyutlarında) ulaşılmıştır. Tell Açana'daki son dönem kazılar 2000 yılında başlamıştır. A. Yener başkanlığında sürdürülen kazı çalışmaları Woolley tarafından kazılmamış alanlarda devam ettirilmektedir. Çalışmalar şimdilik OTÇ; GTÇ ve Erken Demir Çağı tabakalarında yoğunlaşmıştır. 2009 yılı kazı çalışmaları A. Yener tarafından 2 Temmuz-9 Eylül 2009 tarihlerinde toplam 8 açmada sürdürülmüştür. Höyüğün farklı alanlarında gerçekleştirilen stratigrafik incelemelerin yanı sıra Amik Ovası yüzey araştırmaları ve jeo-arkeolojik araştırmaları da gerçekleştirilmiştir. Sistematik olarak 2006 yılından itibaren saraylar bölgesinde yürütülen kazı çalışmalarına bir tanesi yeni olmak üzere toplam dört açmada devam edilmiştir. Woolley sistemine göre I. tabakadan X. tabakaya kadar olan ve Orta Tunç I - Geç Tunç II arası dönemleri ve Yarım Lim-Idrimi hanedanlıklarını kapsayan arkeolojik yapı katlarının yeniden incelenmesi amacına devam edilmiştir. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hazırlanmış tescilli arkeolojik sit alanları listesinde yer almaktadır.
Tabakalanma: XVII tabakası ortaya çıkarılan höyükte; ana toprağa inilememiştir. Bunlardan XI-XIII. tabakalar İlk Tunç Çağı'na tarihlenmektedir.
Buluntular: Mimari (eskiden yeniye doğru): XIII. Tabaka: Kerpiç duvarlı; beyaz badanalı sıvalı; sıkıştırılmış kil tabanlı küçük odalardan oluşan yapılar bulunmuştur. XII. Tabaka: Büyük kerpiç sütunlu bir saraya ait kalıntılar ortaya çıkartılmıştır. Er Hanedan Dönemi'ne (İTÇ II. evre) tarihlenmektedir. XI. Tabaka: Üstleri sahte kubbe tekniği ile kapatılmış olan yanyana odalı büyük bir yapı bulunmuştur. Birbiri üstüne dizilen tuğlalar kaydırılarak kubbe şekline dönüştürülmüştür. Duvarları taş temelsiz; kerpiçtendir. Akad Dönemi'ne ait mühür baskısı ile İlk Tunç Çağı'nın sonuna konan bu mimarinin Kuzey Suriye ve Kuzey Mezopotamya gelenekli olduğu ileri sürülmektedir [Özgüç 1947:360-361]. 2007 yılında çalışmalarına başlanan, 13x12 m'lik bir alanı kapsayan 33.32 açması, şu ana kadar 3 ana yapı katı vermiştir. 2009 yılında Orta Tunç II dönemine denk gelen 3b evresine kadar ulaşılmıştır. Bu yıl 3c evre mimarisinin konumu ve duvar kalınlıklarına göre binanın anıtsal bir özelliği olduğu, muhtemelen bir saray yapısı olarak kullanıldığı düşünülmektedir. Bu yapı katında bir kerpiç tuğla duvar sistemi, orta avluyu iki farklı alana ayırmaktadır. Çok sayıda yanmış ahşap hatılın çöktüğü bu mekanda, duvara yakın bir noktada çok kırılmış ve kömürleşmiş, tahıl ürünleri ile dolu bir kap ortaya çıkarılmıştır. Köşede bir platform yükseltilmiştir. Bu platformun içi dolgu toprakla kaplanmış ve büyük saklama kapları bu alana gömülerek yerleştirilmiştir. Bu alanda at nalı şeklinde, duvara bitişik kurulmuş bir ocak bulunmuştur. Kazılan bu odanın mutfak ve saklama alanlarından biri olduğu söylenebilmektedir. Eldeki buluntulara ve radyokarbon tarihlere dayanarak 3c yapı katını MÖ 19. yüzyılın ilk yarısına tarihlemek mümkün olmuştur [Yener 2011: 70-71]. 2009 yılında 32.57 açmasında, 4. evreye ait büyük bir çukur tarafından tahrip edilen yapı katının duvarlarında yangın tahribatının izleri görülmektedir. Kuzeyinde ufak boyutlu muhtemel merdiven altlığı olan bir alan tespit edilmiştir. Bu açmayla VII. tabaka sarayın batıya doğru uzandığı veya ona bağlı anıtsal boyutta binaların varlığı saptanmıştır. Bu evrelerin üstünde, 3c ve 3d'ye ait ayrı sokak evreleri kazılmıştır. Bu tabaka Woolley kazı sisteminde VI No'lu tabakadır. 3. evresi bir kaos dönemi olarak tanımlanan açmadan aynı zamanda mezar buluntuları da elde edilmiştir [Yener 2011: 71-72]. 2009 yılında 32.34 açmasında Geç Tunç I'e ait toplam dört evre incelenmiştir. En erken 4. evrede, kuzeybatı-güneydoğu uzantılı kerpiç bir duvarın batı kanadında ocak alanları tespit edilmiştir. IV. tabaka sarayı ile çağdaş olan 1. evreye ait kalıntılar, açmanın güneybatı köşesinde tespit edilmiştir [Yener 2011: 72]. 2009 yılında 32.54 açmasında, 2006-2008 yıllarında toplam altı açmada gerçekleştirilen çalışmalar sonucu "Kuzey Kale" Yapısı olarak adlandırılan Geç Tunç II dönemi yapısındaki çalışmalara devam edilmiştir. Kuzey Kale Yapısı katının altında bugüne kadar bilinmeyen bir yapı katı ortaya çıkarılmıştır [Yener 2011: 72]. 2009 yılında 42.29 açmasında, 1. evreyi temsil eden taş temelli yapı, açmanın kuzeydoğu köşesinde saptanmıştır [Yener 2011: 73]. 2009 yılında 43.54 açmasının kazım süreci tamamlanmıştır. En göze çarpan 4b evresinde doğu-batı uzantılı kerpiç duvara paralel 5 adet iri boyutlu yuvarlak taş bulunmuştur. Bu taşlar muhtemelen ahşap sütunlu bir yapının temel taşlarıdır ve bu alanda önemli bir yapının varlığına işaret etmektedirler. Dizi halinde sütunlar Alalakh'da Orta Tunç-Geç Tunç geçişinden daha erken dönemlerde görülen bir öğedir. Woolley'nin kazısında ortaya çıkarılan kerpiç tuğladan yapılmış 4 sütunlu XII. tabaka yapısı Kanesh çağdaşı Orta Tunç Çağına tarihlendirilmektedir [Yener 2011: 74]. 2009 yılında 45.45 açmasının bulunduğu Alalakh nekropol alanında çok sayıda çocuk mezarının varlığı dikkat çekmektedir. Orta Tunç Çağına ait keramikler mezar buluntusu olarak ele geçirilmiştir [Yener 2011: 74]. 2009 yılında 45.44 açmasında, 2007 yılından beri devam edilen 2. evre mimarisini temsil eden Geç Tunç I kazamat şehir duvarı ve buna bitişik inşa edilmiş domestik yapıların kazılarına devam edilmiştir. 2008 yılında burada yanmış bir oda bulunmuştur. 2009'da ikinci bir odada aynı yangının izleri görülmektedir. Odadan kumaş izleri halen mevcut olan balta, mızrak ve haç bezemeli ok uçları ve çanak çömleğin yanı sıra bu yangın esnasında ölen bir kadının iskeleti de ortaya çıkarılmıştır [Yener 2011: 74]. Çanak Çömlek: 2009 yılında 33.32 açmasında 3c evresinden çıkarılan büyük saklama kapları Suriye'nin Orta Tunç I genel formları ile uyuşmaktadır. Dar dipli ve geniş ağızlı olan bu kapların yanı sıra Amik-Kilikya Boyalı Seramiğine örnek yonca ağızlı bir testi de bu evrede bulunmuştur [Yener 2011: 70-71]. 2009 yılında 42.29 açmasında 1. evrede "Atchana Ware" olarak tanımlanan Nuzi kaplarından bulunmuştur. Bu kaplar Alalakh'ın Mitanni ilişkilerini vurgulamaktadır [Yener 2011: 73]. 2009 yılında 45.44 açması 2e yapısında ele geçen çanak çömlek parçalarına göre, bu evreyi Orta Tunç II Çağının sonlarına tarihlendirmektedirler [Yener 2011: 74]. Mühür: 2009 yılında 32.34 açmasında en erken 4. evrede, ocak alanının yakınında bir baskı mühür bulunmuştur. Omega şeklinde olan mühür gri fayanstan yapılmıştır [Yener 2011: 72]. 2009 yılında 45.45 açmasındaki çocuk mezarlarının birinden gelen magnetit Kuzey Suriye üslubunda olup bu silindir mühürde diz çökmüş bir tanrı ile karşılıklı duran kanatlı bir sfenks ve kanatlı bir grifon görülmektedir [Yener 2011: 74].
Kalıntılar:
Yorum ve tarihleme: Tell Açana; daha çok MÖ 2 ve 1. bin yıl buluntuları ile ünlenmiş bir yerleşim yeridir.


Liste'ye