©Türkiye Arkeolojik Yerleşmeleri - TAY Projesi


Kinet Höyük

Çizimler için tıklayın...

maps

Fotoğraflar için tıklayın...

Kinet Höyük
Türü:
Höyük
Rakım:
m
Bölge:
Akdeniz
İl:
Hatay
İlçe:
Dörtyol
Köy:
Yeşil
Araştırma Yöntemi:
Kazı
Dönem:
Orta Demir Çağı Geç Demir Çağı Yeni Assur İmparatorluk Dönemi

     


Yeri: İskenderun'un 30 km kuzeyinde; Dörtyol İlçesi'nin kuzeybatısındaki Yeşil Köyü'nde; İskenderun Körfezi'nin doğu kıyısında; denizden 500 m uzaklıkta yer almaktadır.
Konumu ve Çevresel Özellikleri: Güneyinden Deliçay akmaktadır. 3.3 hektar boyutlarında ve 26 m yüksekliğindedir.
Tarihçe:
Araştırma ve Kazı: 19. yüzyılda, Büyük İskender'in MÖ 333'te Pers Kralı Darius'u yendiği İssos Ovası'yla ilişkilendirilmiştir, ancak 1992 yılına kadar Kinet Höyük'te herhangi bir kazı çalışması yapılmamıştır. 1992'de Hatay Müzesi işbirliğiyle başlayan kazılar, 1993'ten bu yana Bilkent Üniversitesi'nden M.H. Gates başkanlığında yürütülmektedir. Ortaçağ araştırmalarına ise Georgetown Üniversitesi'nden S.N. Redford başkanlık etmektedir [Graves-Helwing 2001:483; bilkent.edu.tr/~arkeo/kinettr.html 21.6.2007, 11:00]. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hazırlanmış tescilli arkeolojik sit alanları listesinde yer almaktadır.
Tabakalanma: Kinet'te yürütülen kazı çalışmaları, bu antik liman kentinin kültürel tarihini açığa çıkarmıştır. Kinet, Geç Neolitik'ten Hellenistik Dönem'e kadar (MÖ 5000-50) yerleşmeye sahne olmuş, uzun bir süre terk edildikten sonra Ortaçağ'da Haçlı Ordusu tarafından liman olarak tekrar kullanılmıştır. Kazılar, bu uzun zaman süreci içerisinde, İTÇ (MÖ 2500- 2000), OTÇ (MÖ 1650-1550), STÇ/Hitit Dönemi (MÖ 1400-1200), Demir Çağı (MÖ 1200-400) ve Ortaçağ yerleşmelerine odaklanmıştır [Gates 2004:405]. İlk Tunç Çağı'ndan Orta Demir Çağı'na (MÖ 8. yüzyıl) kadar yerleşme, höyüğün kuzeyindeki alçak arazide yer alan bir kenti içermektedir. Son Demir Çağı'ndan Hellenistik Dönem'e kadar (MÖ 7-1. yüzyıl) ve Ortaçağ'da (MS 12-14. yüzyıl) ise, yalnızca höyük üzerinde yerleşme söz konusudur. Ayrıca, Pers Dönemi'nden erken Hellenistik Dönem'e (MÖ 4-3. yüzyıl) kadar uzanan döneme ve Ortaçağ Kalesi'ne ait istihkam duvarları günümüze kadar korunmuştur. Kinet'in Tunç ve Demir Çağı katları höyüğün doğu ve batı yamaçlarındaki açmalarda ortaya çıkartılmıştır. Höyüğün tepesindeki açmalar Kinet'in en geç dönemlerini (Ortaçağ, Hellenistik ve Pers) aydınlatmaktadır. Ayrıca höyüğün kuzeyindeki, kıyı şeridinde de sondajlar yapılmıştır. Burada, höyüğün İTÇ ve Orta Demir Çağı tabakaları ile çağdaş olan, günümüzde erozyon toprağıyla tamamen örtülmüş kent tabakaları saptanmıştır [bilkent.edu.tr/~arkeo/kinettr.html]. MÖ 8. yüzyıla tarihlendirilen Orta Demir Çağı (Periyot 8) tabakası, Kinet Höyük batı yamacında saptanmıştır. Kinet III:2 olarak adlandırılan bu evre, yoğun olarak Yeni Assur kültürel özellikleri göstermektedir.
Buluntular: Mimari: Orta Demir Çağı tabakasındaki mimari, farklı duvar oryantasyonları ve dar nişleri olan duvarlar veya çeşitli boyut ve biçimlerdeki taşların temelde kullanılması gibi taslak ve yapım teknikleri açısından, bu evredeki Assur kültürünün etkisi altındadır. Yapılardaki farklılık, mimari planda şimdilik iki ana evrenin varlığını ortaya koymaktadır. Periyot 8'in erken inşa evresi, dere taşları döşeli avlunun etrafına serbest bir şekilde yerleştirilmiş odalarla temsil edilmektedir. Duvarlar duruma göre ilave edildiğinden, çok azı paralel veya dik açılıdır. Odaların şimdiki durumu asimetrik bir şablon vermektedir. Hemen hemen her odada bir fırın ve avluda endüstriyel atıklar vardır. Buna göre burada, işliklerin toplandığını söylenebilir. Geç evrede, mimari daha tutarlı bir plan göstermektedir. Yapının güneybatısındaki büyük eklenti, yeni bir giriş holü yaratarak yapının güney tarafındaki odalara geçiş sağlayan bir durum oluşturmuştur. İşliklerin yerine, dörtgen planlı bir açık alan yapılmıştır. Yine de bir önceki evrede başlayan rastgele inşa etme yaklaşımı bu evrede de devam etmektedir. Nitekim bazı duvarlar taş temel olmaksızın kerpiçle inşa edilirken, bazı kapı geçişleri ve boşluklar da sadece tuğlalarla doldurulmuştur [Gates 2004:406-407]. Periyot 9'da, üç odalı, yanmış büyük bir yapı ortaya çıkartılmıştır. Duvarları 1 m genişliğinde olan yapının bir tabanı, kalın bir sıvayla sıvanmıştır. Duvarda kullanılan, çakıltaşı, toprak ve çanak çömlek parçalarından yapılmış, bitkisel katkının olmadığı harç, Kinet'e yabancıdır. 5.5 m genişliğindeki en geniş odanın sıvalı tabanı, kuzey ve güneyindekilere göre daha alçak bir kottadır. Bu yapının yangın öncesi tamamen temizlendiği ve Periyot 8'in inşaası için yaklaşık 1 m kadar tıraşlandığı anlaşılmıştır [Gates 2004:407-408]. Çanak Çömlek: Siyah ve kırmızı geometrik bezekli çanaklar ve akıtacaklı testiler, Orta Demir Çağı'nda (MÖ 9- 8. yüzyıl) Kıbrıs ve Kilikya'ya özgüdür. Bu kaplar Kuzeydoğu Akdeniz'le sınırlı bir kültür paylaşımını ve ticari ağı yansıtmaktadır. Bu ticari üs, izleyen iki yüzyıl içinde Yunanistan ve Doğu Ege'yi de içine alacak şekilde genişlemiştir. Bu canlı uluslararası paylaşımın sonuçları arasında, ince sofra kaplarında Doğu Ege tiplerini taklit etme modası da bulunmaktadır. Bu modaya örnek olarak, yerli üretim fakat Rodos-İyonya esinli boyalı tabak ve çift kulplu şarap kupaları gösterilebilir. "Samos Şişesi", Ege'den değil, muhtemelen Fenike'deki Sidon'dan ithaldir [bilkent.edu.tr/~arkeo/kinettr.html]. Höyüğün batı yamacındaki, Orta Demir Çağı'na tarihlenen Periyot 9'a ait çukurdan 5 veya 6 adet depolama küpü, 2 adet amphora, 1 adet çift kulplu Ege tipi amphora, kırmızı astarlı çanak parçaları ve 2 adet Yunan geometik kaseye ait ağız kenarı parçası ele geçmiştir [Gates 2004:408]. Maden: Orta Demir Çağı, Kinet Periyot 8'in geç evresine ait odaların boş olması veya yangın öncesi boşaltılması nedeniyle küçük buluntular açısından zayıftır. Bununla birlikte bu odalardan ele geçen iki adet tunç fibula kayda değerdir. Küçük olanı, ender bilinen Thessalia tipinde olup Gordion'un daha doğusunda görülmez. Büyük fibula ise göğüslerini tutan, çıplak kadın veya ana tanrıça biçimiyle ünik bir eserdir [Gates 2004:407]. Mühür: Orta Demir Çağı'na tarihlendirilen evin avlusunda fayans yapımı, Yeni Assur Dönemi silindir bir mühür ele geçmiştir. Bu, söz konusu komplekste ele geçen üçüncü mühürdür [Gates 2004:407]. 2006 yılında Orta Demir Çağ, 8. döneminin yüksek dolgu toprağı içerisinde iki silindir mühür birlikte bulunmuştur. Bunlardan "Mısır mavisinden" yapılmış olan mühür üzerinde kanatları tamamen açık ve kafaları arkaya dönük olduğu halde koşan iki büyük kuş tasvir edilmiştir. Gezegen sembolleri ise üst bölümdedir. MÖ 10.-8. yüzyıl Yeni Asur stilindedir, içerisinde bulunduğu ortamdakilerle çağdaştır. Bu, Kinet Höyükte bulunan dördüncü Yeni Asur silindir mühürdür, bu yüzden bölgedeki Asur varlığının doğruluğunu bir kez daha kanıtlar. İkinci mühür hematittendir, altı yüzyıl daha eskidir ve üzerinde iki sunum sahnesi canlandırılmaktadır, burada bir tanrıya yaklaşan kral gibi bir figüre gene tanrısal bir varlık eşlik etmektedir. Malzeme, kompozisyon ve delgi işlemi Eski Babilon oyma işçiliğinde ortaya çıkan özenli Mitanni stiliyle aynıdır. Yeni Asur mühürünün yanında bulunmuş olması Demir Çağ'daki sahibine ait olan babadan ata yadigarı bir nesne olduğu izlenimini vermektedir. Üretildiği tarih olan geç Tunç Çağ I'de Kinet'e ulaşmamış olabilir [Gates 2008:288-289]. Epigrafik Malzeme: Periyot 9'da açılmış çukurdan ele geçen depolama küplerinden bir adetinin üzerinde 9 harften oluşmuş Fenike yazıtı tespit edilmiştir. Söz konusu ibare, kap pişirilmeden önce ağız kenarının altına yazılmıştır. Burada Luvi veya Hurri öğeleri taşıyan bir isim geçmektedir. Depolama küpü MÖ 8. yüzyılın ikinci yarısına tarihlendirilmektedir ve bu ibare, Kinet Höyüğü'nün ilk onomastik referansı olması açısından önem taşır [Gates 2004:408].
Kalıntılar:
Yorum ve tarihleme:


Liste'ye