©Türkiye Arkeolojik Yerleşmeleri - TAY Projesi


İmikuşağı

Çizimler için tıklayın...

maps

Fotoğraflar için tıklayın...

İmikuşağı
Türü:
Höyük
Rakım:
m
Bölge:
Doğu Anadolu
İl:
Elazığ
İlçe:
Baskil
Köy:
İmikuşağı
Araştırma Yöntemi:
Kazı
Dönem:

     


Yeri: Elazığ İli, Baskil İlçesi, İmikuşağı (Malhasan) Köyü'nün kuzeybatı kenarında yer almaktadır.
Konumu ve Çevresel Özellikleri: Fırat'ın doğu yakasında bulunan höyük, Tahma Çayı'nın Fırat'a karıştığı kesimin karşı kıyısında yer alır. Bu alan karşıdan karşıya geçmek için uygun bir alandır ve Eskiçağ'da da bu alanın geçiş için kullanılmış olması muhtemeldir.
Tarihçe:
Araştırma ve Kazı: İmikuşağı Höyüğü 1981-86 yılları arasında başkanlığını V. Sevin'in yaptığı bir ekiple kazılmıştır.
Tabakalanma: Ortaçağ'dan, MÖ II. binyılın başlarına kadar uzanan 14 yapı katı tesbit edilmiştir. Ortaçağ, Ortaçağ II, Hellenistik, Geç Demir Çağı, Erken ve Orta Demir Çağı, Son Tunç Çağı (Hitit İmparatorluk Dönemi).
Buluntular: Mimari: Höyüğün doğu kesimince uzanan bir sur duvarı ile temsil edilen altı yapı katının en erken evresinde duvar kalınlığı 1.80 m civarında, duvarın dış yüzleri iri taşlarla örülmüş iç kısmı ise daha küçük taş ve çakıllarla doldurulmuştur. Günümüze yaklaşık 15-20 m'lik kısmı ulaşan 6c evresi duvarı üzerinde 3.50-4.50 m'lik aralıklarla destek işlevi gören payandalar ve destek çıkıntıları yer almaktadır. 1 m genişliğinde olan bu payandalar duvar yüzeyinde 70-80 cm'lik çıkıntılar yapmaktadır. Bu duvarın ilerleyen dönemlerde kullanılmaz duruma gelmesiyle bazı bölümleri bu eski sur üzerine gelen ikinci bir sur duvarı inşa edilmiştir. Erken Demir Çağı'nın son evresinde (6a) 6b evresi surunun sağlam kalmış bölümlerinden de faydalanılmış ve duvar genişliği 1.50 m'ye düşürülmüştür. Diğerleri gibi bu yapı katı suru da, Son Tunç II döneminin yangın tabakası üzerine, bazı alanlarda bu yangın tabakasının içine açılan temel çukurları üzerine oturtulmuştur. Surlarla çevrili alan içinde ve duvar üzerinde herhangi bir yapı izine rastlanmamıştır. Geç Demir Çağı'nda buranın iki odalı olarak tasarlandığı anlaşılır. Daha sonraki evrede birbirine bağlı üç gözlü oda topluluğu temsil olunur. Höyüğün doruk kesimini kaplayan kalıntılar, kuzey-güney yönlerde uzanmaktadır. Dik açılı olmamakla beraber genelde dikdörtgenimsi planlı yapılardır. Erken Demir Çağı ve Orta Demir Çağı mimarileri de yapılan kazılar sonucu ortaya çıkarılmıştır. Taş temelli olup kerpiç duvarlarla örülmüştür. Çanak-Çömlek: Keramik bulgular, Erken Demir Çağı merkezlerinde saptanan keramiklerle aynı özelliktedir. Genellikle yavaş dönen bir çömlekçi çarkında imal edilmiş, kapların dış yüzeyi hamurunun renginde, devetüyü renginden kahverengine giden tonlarda, kalın astarlı ve açkılıdır. İmikuşağı keramiklerinin başında ise dönük ağızlı omurgalı ve ağız kenarı ve omurgası arasında yer alan birkaç sıra halinde yiv bezemeli çanaklar gelir. Kap yüzeyleri kalın bir astarla kaplanmış ve çoğunlukla açıklanmıştır. Karşılıklı çift dikey kulpa sahip çömleklerde omurga kısmına kadar paralel yivlerle yapılmış bezemeler dikkat çekmektedir. Ayrıca büyük boyutlu, kısa boyunlu, sivri dipli çömlekler de vardır. Yonca ağızlı, ağzı içe çekik, dışa çekik, şişkin karınlı, boyunsuz, düz dipli, omuzdan ağız kenarına omuzlu, ince çeperli, az sayıda monokrom keramik parçaları bulunmuştur. Bunlar; Tunç Çağı, Erken, Orta, Geç Demir Çağı ve Orta Çağ'a tarihlendirilir. Küçük buluntu olarak, tezgah ağırlıkları, pişmiş topraktan yapılmış bir aslan figürini, kemikten yapılmış spatül, cam boncuklar, demir eserler de bu kazılar sonucu ortaya çıkarılmıştır. Geç Demir Çağı'na ait tabakada ele geçirilen boyalı gövde parçaları ortak özelliklere sahiptir. Kremden açık kiremite değişen renklerde, astarlı, açkılı olan bu parçaların üzeri kızıl ve kahverengi boya ile yapılmış üçgenlerle süslüdür. İçleri dikine hatlarla doldurulmuş bulunan bu üçgenler, kapların boyun kısmındaki yatay bir çizgiden aşağı doğru sarkıtılmıştır.
Kalıntılar:
Yorum ve tarihleme: Son Tunç Çağı'ndan Ortaçağ'a kadar uzanan 14 yapı katı tespit edilmiş olan höyük, Fırat bölgesinin en önemli yerleşmelerinden biri olma özelliğini taşımaktadır. Kolay kolay geçit vermeyen Fırat'ın iki yakasını birleştiren bir geçit olma özelliğini de taşıması, höyüğün önemini artırmaktadır. Bölgedeki en büyük höyük olduğu bilinmektedir.


Liste'ye